Hayatta yapılan her şeyin ‘Alt Yapı’sı çok önemlidir. Alt yapısı olmayan işlerde çok sıkıntılar yaşanıyor.
Futbola baktığımızda son yıllarda bir savurganlıktır gidiyor. Futbolun alt yapısı kimsenin umurunda değil. Tüm kulüpler alt yapı ile uğraşmaktansa hazır yetişmiş futbolcu peşindeler. Hiç uğraşmadan hazır yetişmiş futbolcuya veririm parayı alırım derdindeler. Bu sistem günü kurtarıyor, yarına Allah kerim. Bu mantık futbolu da bitiriyor. Amatör Liglerde bile yabancı uyruklu futbolcular oynuyor, süper ligde takımlarda 14 yabancı serbest…
Hangi antrenör ile konuşup sohbet edilse ‘’Ben A takımını çalıştırıyorum, alt yap benim işim değil’’ diyor.
Alt yapı futbolun en önemli faktörüdür. Bilinmelidir ki futbolda tesis ve alt yapı olmazsa, olmazdır. Geçmiş yıllarda alt yapılardan yetişen bir çok futbolcu hatırlıyoruz.
Kulüpleri transferlerle borçlandırmak çok akıl karı değil. Artık amatör kulüplerde bile akıl almaz ücretler dönüyor.
Türkiye’de son yıllarda Altınordu Spor Kulübü bu örnek alt yapı çalışmaları yapıyor. Tesisleşme ve alt yapısını güçlendirmiş bu kulüp tüm kulüplere örnek olmalıdır.
Alt yapı uğraş istediği için herkes işin kolay tarafına kaçıyor. Sanki kulüplerde çok para varmış gibi ver parayı al futbolcuyu, iyi de nereye kadar? Türkiye’de ister amatör olsun ister ister profesyonel olsun kulüplerin çoğu borç batağındalar. Bir yönetim geliyor kulübü mahvediyor birkaç yıl sonra çekip gidiyor.
Bu sistem değişmezse hazırcılık devam eder. TFF kulüplere mali sorumluluk getirmeli, isteyen istediğini yapamamalı, unutulmamalı ki sportif başarılar gelip geçicidir.
Kulüplerde tesisleşme ve alt yapı varsa, o kulüpler her zaman yaşarlar. Hazırdan harcayan kulüplerin sonu hüsrandır. Çevremize baktığımızda çok örneklerini görebiliriz.
Onun için alt yapı, alt yapı, alt yapı benim şartım ve prensibimdir, kulüplere tavsiyem budur. Hasbelkader kulüpçülük yapmış bir vatandaş olarak…
Saygılarımla.